öyle bir kaç yüzyıl değil,çekilmediğimiz çarmıh,gerilmediğimiz filistin askısı,diri diri yakıl
madığımız fırın kalmadı.çıkmadığımız darağacı.....nefessiz,soluksuz kan ter içinde mü
cadele ettik egemenlere karşı!...bir suratımıza şamar yediğimizde diğer yüzümüzü çe
virmedik isa gibi(!)....kervancıbaşı değildik ayşe'nin,fatma'nın(!)...bekçiliğni yapmadık
sermayenin,zenginlerin....düşüncemiz,emeğimiz,bedenimizden başka yoktu özel mülki
yetimizi bizim!....
"sanki bu dünyada benden başka kimseniz yok?."...yoktu!...anlamıştı benim bu dünya
ya ait olmadığımı!...yeni inmiş(tik)m nuhun gemisinden(!)...isa'nın gerildiği çarmıh çar
mıh mı?altındaki yanan ateş?..onun tanrısı vardı aldı çıkardı gökyüzüne ya yandı ya yan
madı bile(!)?...oysa biz günlerce aylarca asılı kaldık tarlalara dikilen korkuluklar gibi iş
kencehanelerde!....ya muhammed'in girdiği savaşlar tanrısı için?...çocuk oyuncağı kalır
bizim girdiğimiz savaşların yanında spartaküs'ten bu güne!....
tabi bizim taze bu zor ve karanlık dönemleri yaşamadı,görmedi.gerçi osmanlı'nın yüzü
de pek gülmedi ya?!(!)....moğol ve timur baskınlarında nerdeyse osmanlı az kalsın yok olacaktı.yıldırım bayezit ankara savaşında timur'a esir düştü.darmadağın oldu anadolu
beylikleri birliği.liboş tarihçiler bu dönemleri hiç yazmazlar.1299'dan başlarlar övünme
ye vahdettin'e kadar kuyruğu dik tutarlar(!)...ama tarih unutmaz,bilgi aldatmaz insanla
rı.osmanlı'nın tarih yazıcılığı,bilgi edinme,bilgilenme gibi bir uğraşı olmadığı için tarihi
kendi bildiği gibi masalımsı biçimiyle anlatmıştır.dikkat ederseniz yazılı tarihi yoktur osmanlı'nın.cumhuriyet dönemi ile birlikte yazılmıştır.ağırlıkla yabancı tarihçiler tarafın
dan....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder