24 Haziran 2015 Çarşamba

NEOLİTİK DÖNEM ÜZERİNE!..1..belgin aksoy...

Aslında siz günümüzden başlayarak geriye doğru sararak anlatıyorsunuz. Ben tersini yapacağım; geriden başlayarak günümüze doğru ilerlemeye çalışacağım. Neolitikten yüksek kültürlerin doğuşuna kadar olan süre bugün önem verdiğimiz değer ve kurumların oluşmaya başladığı dönemdir.Neolitiğin maddi kültürünü çalışmak çokları için sıkıcıdır. Ancak teorisi bol dönemdir. Insanın 2-3 milyon yılı bulan varlığını değerlendirdiğimizde paleolitik çağın günümüzden 13-14 bin yıl öncesine kadar dünyadaki tek yaşama biçimi olduğunu görüyoruz. Avcılık ve toplayıcılık. Anahtar kelimeler bunlar. Insanın tabiat olaylarına müdahale edemediği, ancak ona sunulanlarla idare etmek durumunda kaldığı bir dönem. Üretim aracı gibi bir kavram yok. Biri mağara adamının mülkiyeti ne olabilir? Kullandığı çakmak taşı aletler mi?Biz bir şekilde mağara devri insanlarının açlıkla ve diğer zorluklarla karşı karşıya yaşadıklarını düşünürüz. Ancak bu aslında kendi alışkanlıklarımızın dayattığı bir klişedir. Aslında modern paleolitik topluluklar üzerinde yapılan gözlemler onların günlük hayatlarında hayatta kalmayı garanti altına almak için ayırdıkları zamanın (avcılık ve toplayıcılık için) çok büyük olmadığını biliyoruz. Başka türlü sorumluluklar, örneğin sosyal ilişkiler ya da dini görevlerin yapılması da önemli bir rol oynuyordu.Pekala ne oldu da milyon yıllık paleolitik ilişkiler değişti? Neden neolitik devrim "bereketli hilal" de gerçekleşti?.Bir açıklama modeline göre buzul çağı sonrasında insan toplulukları değişen koşullar nedeniyle yeni stratejiler geliştirmeye başladı. Doğrusal düşünülen bir model bu: tarımın vehayvancılığın yerleşikliğe sebebiyet verdiği mantıklı bir neden sonuç ilişkisi gibi görünse de, aslında yerleşikliğin neolitik devrimden önce gerçekleştiğini yeni yapılan çalışmalar (90'lar sonrasında) bize gösterdi.Göbekli tepe bu garip dönemin en önemli buluntu yeridir. Buradaki stellerdeki kabartmaların ne anlama geldiğini düşünmeden önce böyle bir tesisi hiç bir metal aletin olmadığı bir dönemde nasıl oluşturulduğunu, nasıl bir iş organizasyonun, nasıl bir toplumsal yapılanmanın var olduğunu düşünmek durumundayız. Bir stelin oluşturulması ne kadar bir iş gücü gerektiriyordu? O işgücünü orada istihdam ederken onların hayatta kalması için birilerinin fazladan avlanması /ihtiyaç fazlası toplayıcılık yapması gerekiyordu. Bunun en baştan planlanmış bir iş bölümü olması gerekiyordu. Insanları bu sıkıntıyı üstlenmeye zorlayan sebep neydi? Manevi tahayyüllerin oluşturduğu baskı. Yoksa neden o taş çağı  insanları Güneydoğu anadolu bozkırında öylesine bir tesisi gerçekleştirsin?Son yıllardaki araştırmalar ritüelin neolitik devrimi tetikleyen bir eten olduğundan da söz eder. Ian Hodder adlı bir ingiliz arkeologun bu konuda yazıp çizdikleri ilginç. Der ki insan aslında büyük ritüeller için bir araya gelmek zorundaydı ve toplulukların sayısı arttıkça bunların beslenmesi için bu ritüel merkezlerin etrafında sistematik bir tarım hayvancılık yapılmaya başlandı. Ortadoğu, daha doğrusu Lübnan/antilübnan  dağları-Toroslar ve Zagroslar dan oluşan bereketli hilal denen bu çekirdek bölge yaban koyunu ve yaban tahılının da ana vatanıydı. Bu nedenle en erken kültür bitkileri bunlar oldu, bir başka bitki değil. Ritüelin gücü gerçekten büyük müydü? Ben tek cevaplı çözümlerden birazkaçınırım, bir doğru cevabı bulmak başka cevapları otomatikman yanlış yapmaz zannımca.Şimdilik bu kadar, epipaleolitik dediğimiz bu dönemler neolitiği hazırlayan dönemler oldu ve Anadolu'daki epipaleolitik içinse hiç bir model önerisi yapılmadığını söylemeden edemeyeceğim. bu da ayrı mesele

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder