ABD BÜYÜK ROMA İMP.EMPERYALİST/KAPİTALİST SİSTEMİN DEVAMIDIR!..
asya toplumları ile avrupa toplumlarını ayıran en büyük özellik toprağa yerleşik geçiş sorunudur.bu durum asya toplumlarında toprağa yerleşme daha geç bir zaman dilimine işaret eder.uygarlık ve medeniyetin doğu toplumlarınca yaratılmasına rağmen,göçer toplum olma özellikleri yerleşik olarak kazandıkları beceri ve kültür,bilgi birikimlerini yaşadıkları yerlerde bırakmak zorunda kalmalarından ötürü kültürel varlıkları taşıyamamışlardır.avrupa kıtası göç alan ama göç vermeyen bir yapıya sahiptir.bu gün dahi asya ve uzak doğu,ortadoğu halkları dün olduğu gibi bu günde avrupa'ya akın etmektedirler.bu durum avrupa için 'ucuz işgücü','gönüllü köle' olarak kitleleri kullanmakta,her ne kadar göçerlerden,mültecilerden şikayetçi olsalar bile bu durum avrupa ekonomisinin palazlanmasına neden olmaktadır.ABD devletinin kuruluşu bu uzun göç dalgasına dayanır.birinci dünya savaşının hemen arkasından avrupa'da yaşanan 1929 ekonomik bunalımı insanları 'yeni dünya' dedikleri yeni cennete atmıştır.ucuz iş gücü,tarım arazilerinin maliyetinin oldukça değerinin altında elde edilmesi,savaş ve krizden uzak deniz aşırı bir ülkede 'sermaye' diğer ülkelere oranla hızla büyümüş,2.dünya savaşı sonrasında yenilen emp.almanya,savaş sonunda galip ilan edilmesine rağmen ingiltere'nin bu önderliği kayıplarından dolayı götürememesi 'amerikan kıtası'nı emp./kapt.blokun lideri haline getirmiştir.tabi amerika 10-15 yılda bu hale gelmemiştir.köle ticaretinin en büyük pazar paylaşımından pay alan amerikan sermayesi 'sermaye' birikimini bu köle ticaretine borçludur.kuzey/güney savaşları sonucu amerika kıtasının kesin söz ve karar sahibi olan beyaz ırk avrupa'da yaşanan uzun yıllar izi silinmeyecek olan iç savaşlar,1-2.dünya savaşlarının yıkımından uzakta içten içe palazlanmışlardır.
ÖZETLE ASYA VE UZAK DOĞU,AFRİKA AVRUPA VE AMERİKA'NIN UCUZ İŞ GÜCÜ OLMAKTAN KURTULAMAMIŞLARDIR!..ROMA İMP.BU ANLAMDA BÜYÜKTÜR!..
Bu durum tarihsel süreç boyunca vardı ve devam ediyordu.büyük roma imp.ilkel sermayenin oluşması,büyümesi bunun üretime aktarılması ve maddi servetlerin kat be kat artmasının manivelası oldu.köle emeğinin en acımasız ve sınırsız biçimde kullanılmasını arap yarım adasında mısır ve fitavun döneminde görürürüz.mısır pramitlerinin yapılması ve buna benzer saray,mabed türü göz alıcı yapıların dikilmesi ve bunların günümüze kadar bozulmadan gelmesi bu yapılaşmalara harcanan emeğin devasa boyutunu gözler önüne sermektedir.bu miras tarihsel zaman içinde roma imp. geçecektir.bu gün arkeolojik kazılar sonunda roma,mısır ve diğer köle emeği üzerine yükselen uygarlık/medeniyetleri incelediğimizde maddi servetlerin kaynağının köle emeği olduğu çok açok görülecektir.Hangi medeniyeti incelerseniz inceleyin temelinde mutlaka köle emeği bulacaksınız.köle ticareti Roma imp.ile anılır ama bu antik yunan'dan günümüze mültecilere,sığınmacılara,iç ve dış göçerlere 'emek ihracı'na dayanır.antik Yunan demokrasisi tam anlamıyla asil,soylu,tanrı soyundan gelen kutsal insanlar için geçerli bir yönetim biçimiydi.halkın yönetim şekli olarak günümüzde yutturulmaya çalışılan 'demokrasi' hiç bir zaman halkın yönetim biçimi olmamıştır.sürekli biçimde soylu,asılzade,tanrı soyundan gelen kral ve yöneticilerinin el değiştirmesşyle günümüzde burjuva sınıfına sermaye gruplarına miras kalmış halklar ise kölelikten/ücretli köleliğe geçerek demokrasinin gölgesinde baş eğmiştir.Bunun için uygarlık ve medeniyet vahşi,savaşçı bir karekter taşır.eğer hala dünyada ve ülkemizde 'barış' olmuyorsa bunun nedeni emp./kapt.blokun insan emeğini sömürme konusundaki açgözlülüğüdür.savaşların kaynağı insan emeğinin nasıl köleleştirileceğip ve sonsuza kadar bunun sağlanması yönünde sermayenin sürekli paylaşım hastalığı,oburluğudur!..