22 Ekim 2015 Perşembe

TUZLUÇAYIR'IN HENÜZ YENİ YENİ KURULDUĞU GÜNLER....

TUZLUÇAYIR'IN HENÜZ YENİ YENİ KURULDUĞU ÇARŞISI,DÜKKANLARI,KAHVEHANELERİ,KASABI,PASTANESİ,AYAKKABICI,MANAVININ,YOLAĞZI'NIN YENİ YENİ OTURDUĞU DÖNEMLERDE BEN VE BİZİM YAŞITLARIMIZ LİSEYİ BİTİRMİŞTİK.ONUN İÇİN ÇAĞLAYAN VE MAMAK YAMACINDA OTURANLAR MAMAK'LI SAYILIRIZ BİR ANLAMDA!...
HATİP ÇAYI!...SESİ KESİLDİ ANİDEN!..İKİ YANINA ÇEKİLEN BETON DUVARLARIN ÜZERLERİNİNDE KAPATILMASIYLA TABUTA KONULMUŞ GİBİYDİ.HAZİN OLDU HATİP ÇAYININ CENAZE TÖRENİ,ÖLÜMÜ!...
o koca çay,gürül gürül akan ırmak birden durgunlaştı beti benzi sarardı,morardı bok tortularından köpüklendi.mamak vadisinin yamaçlarındaki gecekonduların kanalizasyonları hatip çayına bağlanınca vadide ayva ve meyva ağaçları,güllerin mis gibi kokan,etrafın havasını değiştiren temizleyen çayın kokusu lağım kokmaya etrafa dayanılmaz kokular saçmaya başladı.güneş ve tuncay sinemaları,tiren yoluna paralel akarak vadiyi canlandıran hatip çayı bu defa tam tersine vadiye zarar vermeye başladı.son çare beton duvarlarla çevreden koparıp üzerini beton kapaklarla örterek kokuyu önleme yoluna gittiler.hatip çayı bu defa toprak yolla birleşmiş yeraltına inmiş kaybolmuştu bir anda.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder