14 Eylül 2015 Pazartesi

'TERÖR','ANARŞİ' NEDİR?..NASIL TANIMLANMALIDIR?..

'TERÖR','ANARŞİ' NEDİR?..NASIL TANIMLANMALIDIR!..‏

Türkiye'nin sorunlarını karartan ve herkesin dilinde kör bir bıçak gibi gezinen ve hiçbir çözüm veya anlam ifade etmeyen 'terör' sözcüğü.'Terör'ü tanımlamadan,kaynağını araştırmadan her kargaşaya,çata-pata,silah sesine,cinayete 'terör' demek adlandırmak kendimizi rahatlatmaktan öte bir yanılsama değildir.O halde 'terör/anarşi' nedir?...bu iki kavram farklıdır ama bizim burj.oportünist politikacılar ve terör uzmanları(!)ikisini birlikte kullanarak olayı vurgu açısından güçlendirdiklerini ve topluma çok şey anlattıklarını sanırlar.'Terör/anarşi' gelişmiş ülke ve toplumsal örgütlenmelerine karşı kullanılan silahlı/silahsız,ideolojik olarak bir toplumsal örgütlülüğü tanımayan,merkezi devlet/toplum yapısını ortadan kaldırarak bireysel şiddet yoluyla otorite sağlamadır.Ülkemize baktığımızda özellikle 1960 ve sonrasında 'terör/anarşi' sözcüklerini çok sık duymaya başladık.modern sınıfların oluşumuyla(burjuvazi/proletarya)iktidar savaşları kızıştı.bu durum modern toplumlarda 'örgüt/Örgütlülük' ile ölçülmeye başladı ve 'demokrasi' denilen bir restorasyona gidildi.bu durum antik Yunan/Roma demokrasisinin günümüze modernize edilmesinden başka bir şey değildi.Burjuva Demokratik devrim dediğimiz dönüşüm(sanayi/tarım/bilim/sanat/teknoloji)burjuva sınıfın önderliğinde yapıldığı için proletarya sürekli biçimde iktidar dışı kaldı.oysa emek/yoğun çalışan,üreten 'sınıf' proletarya idi.ve Çıngar buradan koptu.İşte bu kopuş a) demokratik kurallar içinde örgütlü mücadele b) anti-demokratik koşullarda 'zor' kullanarak örgütlü mücadele c) her iki görüşe karşı 'zor'u bireyselleştirerek gerçekleri fuluğlaştırıp etrafa korku,panik,kararsızlık,çözümsüzlük salarak toplumda 'panik' havası yaratmak 'terör/anarşi'nin kaynağıdır.Sürekli biçimde 'terör/anarşi' gibi ne olduğu belli olmayan suçlamalarla yasasklar,cinayetler,katliamlar devam ediyor.'Terör/anarşi' suçlaması,'vatan haini/vatan sever' ikilemi gibi eş anlamlıdır bizim ülkemizde!.Bu duruma en iyi örnek,'vatan şairi' olarak mehmet akif örnek verilirken 'vatan haini' nazım hikmet gösterilir.Acaba gerçekler böylemidir?..tabii ki hayır!..ya nasıl?. .'ümmetçi' mehmet akif kurtuluş savaşına karşı çıkar ve mısır'a kaçar(!).Kurtuluş savaşı kazanılır ve sonrasında atatürk'ün itirazlarına rağmen akif yurda döner karşı olduğu kurtuluş savaşına atfen 'istiklal marşı'nı yazar ve 'vatan şairi' olur!..'Vatan haini' olarak ilan edilen nazım hikmet ise,m.akif'in tam tersine 'kurtuluş savaşı destanı' adlı şiir kitabıyla kurtuluş savaşını destanlaştırmıştır.nazım dışında kurtuluş savaşı için bu denli kapsamlı ve sanatsal bir eser yoktur!.şte bu gün türkiye'de 'terör/anarşi' ile 'vatan haini/vatansever' adlandırmalar birbiriyle sıkı sıkı ilintilidir.'Terör/anarşi' gibi kavramlar bize ne zaman geldi?..1960-70 arası.bu zaman dilimi arası Türkiye'de 'sınıf' mücadelesinin yeni yeni filizlendiği,Aydın/öğrenci hareketinin başkaldırının uç verdiği günlerdir.türkiye siyasal iktidarı ilk defa 'darbe'ile tanışmış,siyasal düzen krize girmiş 'darbe'de çare olmamıştı.Burjuvazinin tedirginliği giderek artmaya,düzene karşı muhalefet toplumda yükselmeye başlamıştı.burjuvazi bu muhalefeti 'soğuk Savaş'ın yarattığı kutuplaşmayı kullanarak ideolojik saldırı alanına çekti ve muhalefeti(işçi/öğrenci gençlik)anarşi/terör gibi suçlamalarla birleştirerek olaya uluslararası bir boyut kattıDikkat edilirse Türkiye 1960-2015 arası bir türlü siyasi krizden çıkamadı.yarım asrı geçen bu süre zarfında burjuvazi siyasi/ekonomik krizleri aşmak için iki ask.faşist darbe ve onca sivil sağ/gerici/faşist hükümetleri işbaşına geçirdi ve en son köktendinci islami faşist AKP yi iktidara taşıdı.Burjuvazi krizlerini sürekli biçimde sol/sosyalist kesime yıktı ve devrimci kesimi 'anarşi/terör' türü yıkıcı/dış güçlere bağlı isyankar vatan haini bölücü güçler olarak ısrarla hedef gösterdi.Bu hedef gösterme 1971 ask.faşst darbesini doğurdu.1975-80 arası yükselen devrimci mücadele ve toplumsal direnç ise önce 1.2.Miliyetçi cephe hükümetleri döneminde MHP nin sivil faşist kanadı Ülkü ocakları ile sonrasında ise 12 Eylül ask.faşist ask.darbe ile ezildi.12 Mart/12 Eylül ask.faşist dönem ve sonrasında kurulan sivil sağcı/gerici/köktendinci/fsşist sivil hükümetler döneminde burjuvazi kendisine yönelik toplumsal muhalefeti 'anarşi/terör'le suçkarken,toplumsal muhalefeti bastırmak için terör ve anarşi yöntemlerini kullandı'Terör/anarşi' belirsizlik,orantısız baskı/güç kullanarak insanları yıldırmak,bezdirmek anlamına gelirDemirel'in ' bana milliyetçiler adam öldürüyor dettiremezsiniz',Çiller'in ' tetik çekenle tespih çeken bir olurmu?'sözleri,Ağar'ın ' bin operasyon yaptık' açıklaması ve en son islami faşist Erdoğan'ın gezi olaylarını ezmek için ' emir verdim destan yazdılar' sakıncanız söylemleri devletin terör/anarşi/kargaşalıkları nasıl yaratıp faydalandığının açık örnekleriydi.Dün fatsa,Çorum,Sivas,k.maraş,Ankara,istanbul,İzmir ve diğer şehirlerde yaşanan 1975-80 arası devlet destekli MHP li sivil faşistlerin saldırıları bu gün yaşadıklarımızı daha net biçimde anlamamıza yardımcı olacaktır.Bu gün Doğu illerinde Kürt halkı üzerinde estirilen resmi baskı/zor,sokağa çıkma yasakları adı altında susturma,yok etme operasyonları 1975-80 ve sonrasında uygulanan metodlarla uyuşmaktadır.Tabii yazıp çizmek sorunları çözmüyor ama mücadelenin anlaşılması açısından yazmak gerekiyor.yazmak,konuşmak,görmek insanın nasıl ve ne biçimde mücadele edeceğine yardımcı oluyor.Asıl burada belirleyici olan iradi müdahale yani bilinçli tavır ve direnç.Dikkat edilirse entellektüel yaşamı olmayan,yazmayan konuşmayan,tartışmayan islam coğrafyası ve ortadoğu dünyanın her an patlamaya hazır 'savaş' alanları.Bu savaş alanlarından birisi de biziz ve kendi içimizde bunu yaşıyoruz!..
© 2015 Microsoft Koşullar Gizlilik ve tanımlama bilgileri Geliştiriciler Türkçe

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder