8 Temmuz 2015 Çarşamba

DOĞAN KUBAN..CUMH.GAZT.BİLİM KÜLTÜR..ENTELLEKTÜEL BOŞLUK:TEMEL SORUN

    osmanlı kendisinin her bağlamda geri kalmış olduğunu 19.yz.öğrendi.cumhuriyet onun zayıf altyapısı üzerine kuruldu.olağanüstü bir çaba ve gerçekten şaşırtıcı bir hızla,çok geri kaldığımızın bilinci içinde,çağdaş bir kurumsal örgütlenmeye giriştik.
      kitap yayınlamaya 19.yz.100 kitap basmış olarak giren osmanlının %10'u okuma bilen bir istanbul'da avrupa ile boy ölçüşememesi doğaldı.1800-2000 arasında bir toplumun sayı olarak değil,kavram olarak ne yapabildiğini bir gözden geçirince durum aydınlığa kavuşuyor.
        islam dünyasının 12.ve 13.yz.bu sorunu yoktu.abbasi dünyasıantik bilim ve felsefeyi 9.yz.başlayarak bağdat'ta halifelerin kurduğu beyt al-hikma da,yunan,helenistik ve roma yapıtlarını arapçaya çevirerek onların üzerinde gelişen bir islam bilimi ve felsefesi inşa etti.bu abbasi rönesans'ı,avrupa'yı rönesans'a kadar etkileyen bir kaynak oldu.osmanlı bunu hiç izlemediği için,hem islam'ı hem kendisini avrupa ile baş başa olmaktan uzaklaştırdı.hırıstiyanların kaynak olarak kullandıkları arap yapıtlarını osmanlılar dışladılar.aslında avrupa'yı değil,kendi zengin entellektüel geleneklerini reddedip arap ortaçağına geri dönmüşlerdi.
          ülkenin sorunlarına bugünden yarına çözüm getirmek amacı ile değil,fakat tartışmayı halka inebilecek bir olgunluğa kavuşup aydınlanana ve sadeleşene kadar sürdürmek gerekiyor.türkiye entellektüel düşüncenin güncel politikada boğulup kalması toplum yapısının ilkelliğinden kaynaklanıyor.düşüncenin yükselmesini engelleyen bir sarmaşık ve ot yoğunluğu,yüksek ağaçların gelişmesine olanak vermiyor.bu metafor,entellektüel yoksulluğu anlatmaya yetmiyor.
            Türkiye'de bu entellektüel boşluğun toplumun yaşamında nasıl bir vurdumduymazlık,bilinçsiz bir sorumsuzluk,korkunç bir bürokrasi yarattığını anlamak istiyorsanız ünlü japon rejisör akira kurasava'nın (1910-1998) 'ikuru' (yaşam)adlı 1952 tarihli bir başyapıt olan filmini seyredin.
              türkiye'nin temel sorunu partiler,hırsızlıklar,karmakarışık kentler,yalan dolan değil.bunlar her cahil toplumun tarih boyu hastalıklarıdır.bunların tartışılması da çözüm için yeterli değildir.sorun önce bunların tanımını,bilimsel analizini yapmak,sonra onlar üzerinde yapılacak entellektüel tartışmanın durulaşmasıdır.bu arada 19.yz.kalan klişeler,uydurma tarihi yorumlar,emperyalizm'in klişeleri de temizlenerek vitrinden indirilmelidir

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder